Nöbetçi Eczaneler
Özgür Özel’in, Sırrı Süreyya Önder’i anması için gittiği AKM çıkışında uğradığı saldırı, siyasi mesajlar açısından dikkat çekici. Saldırganın “Osmanlı çocuğuyum” sözleri, sadece öfke anında edilmiş rastgele bir ifade mi? Yoksa çocuklarını katletmiş birinin, Osmanlı üzerinden verdiği siyasal anlam içeren bir çıkışı mı? CHP’nin bu mesajı iyi okuması gerektiği söylenmek istenmiş olabilir.
Saraçhane’deki direnişte, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanma ihtimali karşısında Özgür Özel’in “Gerekirse Taksim’e yürürüz” demesi dikkat çekmişti. Saldırının tam da Taksim’de gerçekleşmesi, “Taksim’e gelen tokadı yer” anlamı taşıyan bir karşılık olarak mı kurgulandı?
Sırrı Süreyya Önder’in cenazesine katılan PKK sempatizanlarının “Biji Serok Apo” sloganlarıyla engelsiz şekilde ilerlemesi, “Biz ne istersek yaparız, siz ayağınızı denk alın” mesajı olarak okunamaz mı?
Suriye’deki gelişmelerin gölgesinde Bahçeli’nin, Abdullah Öcalan’a silah bıraktırma çağrısı yapması bugünkü siyasi pozisyonların arka planında okunması gereken kritik bir gelişmeydi. Cumhur İttifakı’nın ve CHP’nin sürece destek vermesi, sözde barış sürecinin altyapısını kolaylaştırdı.
İmamoğlu’nun tutuklanma ihtimaliyle köşeye sıkıştırılan CHP’nin, anayasal düzenlemelere destek vermesi yönünde baskı altında kaldığı görülüyor. Bu durum, partinin siyasal manevra alanını daraltmakta ve CHP’yi adım adım yalnızlaştırmaktadır.
İmamoğlu ve Ümit Özdağ’ın etkisizleştirilmesi, Mansur Yavaş’ın ise partisi içinde “üvey evlat” gibi konumlandırılması, bu yalnızlaşmayı daha da derinleştiriyor.
Öte yandan, DEM Parti’nin AK Parti ve MHP ile yakınlaşma sinyalleri, yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde CHP açısından stratejik bir handikap doğuruyor. Meclise gelecek anayasa değişikliği paketinde CHP’nin takınacağı tavır, yalnızca kendi yol haritasını değil, DEM’in duruşunu da belirleyecektir.
Bahçeli’nin, Ozan Arif ve Sinan Ateş için çok gördüğü başsağlığı mesajını, Sırrı Süreyya Önder’in ardından DEM ve çevresini kapsayacak şekilde vermesi; ittifaklara dair yeni dengeleri işaret ediyor.
Türkiye’de siyaset artık sadece kürsüde değil, sokakta, cenazede, verilen her simgesel mesajda kuruluyor. CHP için bu yol, sürprizlerle ve çetin sınavlarla dolu görünüyor.