Türkiye’de eğitim politikalarında önemli bir dönüşümün sinyalleri veriliyor. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), uzun zamandır tartışılan lise düzeyinde zorunlu eğitim modelini Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli çerçevesinde yeniden değerlendiriyor. Çalışmalar, lise 3 ve 4. sınıflarda zorunluluğun esnetilmesi, daha esnek, bireyselleştirilmiş ve öğrenci merkezli bir yapıya geçilmesi ihtimalini gündeme getiriyor.
Bakanlık kaynakları, bu olası değişikliklerin temel nedenleri arasında eğitim teknolojilerindeki hızlı dönüşüm, yapay zekâ destekli öğrenme araçlarının yaygınlaşması, okullaşma oranlarındaki artış ve istihdamla eğitim arasındaki kopukluk gibi önemli etkenleri sıralıyor. MEB, bu kapsamda çeşitli sivil toplum kuruluşları, eğitim sendikaları, akademisyenler ve uygulayıcılarla kapsamlı istişare süreçleri yürütüyor.
GÜNDEMDEKİ ÜÇ YENİ MODEL: 3+1, 2+2 VE YAŞ TEMELLİ YAKLAŞIM
Sabah Gazetesi‘nde yer alan detaylı habere göre, Bakanlık yetkililerinin masasında şu anda üç farklı model üzerinde yoğunlaşılıyor:
- 3+1 Modeli: Lise eğitiminin ilk üç yılının zorunlu olması, son yıl olan 12. sınıfın ise ağırlıklı olarak üniversiteye hazırlık şeklinde yapılandırılması öngörülüyor. Bu modelde öğrenciler üçüncü yılın sonunda lise mezunu sayılarak, dileyenler dördüncü yıla isteğe bağlı olarak devam edebilecek.
- 2+2 Modeli: Bu model, lise eğitiminin ilk iki yılını başarıyla tamamlayan öğrencilere lise diploması verilmesini içeriyor. Akademik eğitimine devam etmek isteyen öğrenciler ise sonraki iki yıl daha eğitim alabilecek.
- Yaş Temelli Model: Bu yaklaşım, zorunlu eğitimin belirli bir yaş kriterine göre tanımlanmasını öneriyor. Örneğin, 16 yaşını tamamlayan öğrenciler için zorunlu eğitimin sona ermesi gibi. Ayrıca, zorunluluğun tamamen kaldırılması yönündeki farklı öneriler de dikkatle değerlendiriliyor.
EĞİTİM SİSTEMİNDE YENİDEN DEĞİŞİM İHTİYACI NEDEN DOĞDU?
Mevcut 4+4+4 modeli, 2012 yılında yürürlüğe girmişti. 2023-2024 eğitim yılında ilk mezunlarını veren bu sistemin uygulamada karşılaşılan bazı sorunları ve değişen sosyal koşullar, eğitim sisteminde yeni bir reform ihtiyacını kaçınılmaz kıldı. Eğitim uzmanları, özellikle zorunlu eğitime devam etmekte isteksiz ve akademik motivasyonu düşük öğrencilerin sınıf içi başarısızlıklarını artırdığına, disiplin ve devamsızlık sorunlarını derinleştirdiğine dikkat çekiyor.
Son yıllarda özellikle açık lise başvurularındaki belirgin artış, lise eğitiminde zorunluluk kavramının yeniden titizlikle gözden geçirilmesi gerektiği yönündeki yaygın görüşleri daha da güçlendirmiş durumda.
BAKAN TEKİN’DEN AÇIKLAMA: “TARTIŞMALARI YAKINDAN İZLİYORUZ”
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, kısa süre önce katıldığı bir televizyon programında bu önemli konuya ilişkin devam eden tartışmaları Bakanlık olarak büyük bir dikkatle takip ettiklerini kamuoyuyla paylaştı. Bakan Tekin, “Kamuoyundan bu yönde bir talep gelmesi durumunda üzerinde konuşulabilir. Ortaya çıkan modeller üzerinde gerekli istişareler yapılarak, Sayın Cumhurbaşkanımız ve değerli Kabine üyelerimizle paylaşırız” ifadeleriyle olası bir değişimin sinyallerini açıkça verdi.
DÜNYADAKİ BAŞARILI ÖRNEKLER DE İNCELENİYOR
MEB tarafından yürütülen kapsamlı çalışmalarda, farklı ülkelerin eğitim sistemlerindeki başarılı uygulamalar da detaylı bir şekilde inceleniyor. Örneğin, Almanya ve ABD gibi ülkelerde eğitim zorunluluğu eyaletlere göre farklılık göstererek 15-18 yaş aralığında değişirken, Japonya ve Finlandiya gibi ülkelerde ise daha uzun süreli, 9-10 yıllık zorunlu eğitim sistemleri bulunuyor. İngiltere‘de ise öğrenciler 16 yaşında zorunlu eğitimi tamamladıktan sonra mesleki eğitime veya çıraklık programlarına yönelebiliyor.
SON KARAR BAKANLAR KURULU’NDA VERİLECEK
Lise eğitiminin geleceğini şekillendirecek olan bu önemli hazırlıkların, önümüzdeki Bakanlar Kurulu toplantısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın başkanlığında detaylı bir şekilde ele alınması bekleniyor. Bakanlıkın, elde edilen kapsamlı saha verileri ve değerli uzman görüşlerine dayalı olarak hazırladığı bir raporla çeşitli öneri modellerini sunacağı öğrenildi.