15 Temmuz 2016 gecesi, Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir leke olarak geçti. Ülkemiz, bu kez farklı bir elle parçalanmak ve Siyonizm ile emperyalizmin ortak pastası hâline getirilmek istenmişti. Ancak bu hain plan, milletin cesur direnişiyle boşa çıkarıldı.
Halkın Üzerine Yağdırılan Kurşunlar, Darbenin Kirli Yüzünü Gösterdi
Cumhuriyet tarihinde pek çok askeri müdahaleye tanıklık eden Türkiye için 15 Temmuz, çok farklı bir anlam taşıyor. Çünkü ilk kez Meclis, Cumhurbaşkanlığı, Emniyet, İstihbarat ve TSK gibi devletin mahrem kurumları doğrudan silahlı saldırılarla hedef alındı.
O gece, 251 vatandaşımız kendi askerinin silahıyla şehit edilirken, yüzlerce insan yaralandı. Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı’na yapılan saldırıda 51 polisimiz hayatını kaybetti. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ise savaşlarda bile görmediği türden bir bombardımana maruz kaldı.
Millet, Tankların Önünde Duruşuyla Tarih Yazdı
FETÖ tarafından planlanan bu hain girişim, halkın sokaklara çıkarak tanklara ve ihanete karşı durmasıyla engellendi. Yıllarca CIA desteğiyle büyütülen, devlet kademelerinde sinsice örgütlenen yapıya, en sert cevap milletin iradesiyle verildi.
Vatandaşlarımız sadece demokrasiyi değil, vatanı ve mukaddesatı da savundu. 251 şehidimiz, bu uğurda canlarını feda ederek bir milletin diriliş destanını yazdı.